Kurda Kuzu Emanet Edilir Mi ? 25 yıllık bir hikaye

1987 yılındayız.
Türkiye Kupasında Fenerbahçe Samsunspor ile eşleşmiş.
İlk maç Samsun'da ve 1-0 ev sahibi takım lehine.
Fenerbahçeliler sertlikten şikayetçi.

İkinci maç 1 Nisan 1987'de Kadıköy'de.
Fenerbahçe penaltı dahil bir çok gol pozisyonu kaçırıyor ve maç 0-0 berabere bitiyor.

Maça son dakikalarda giren Samsunsporlu Kenan'ın inanılmaz sert hareketleri hakem Sadık Deda'nın gözünden kaçıyor.Rıfat zaten maç boyunca gözden kaçmış.Kaleci Fatih'in vakit geçirmesine de ses çıkmıyor.Fenerbahçeli futbolcular kalecinin sürekli küfür ettiğinden de şikayetçi...Maç 0-0 bitiyor.

Türk futbolunun kara günlerinden biri.Futbolcular maç bitiminde saha içinde kıyasıya kavga ediyorlar.Ortalık savaş alanına dönüyor !

Kavga ,kargaşa dakikalarca sürüyor.
Allahtan seyirci sahaya inmiyor.
Normalde böyle görüntüleri vermeyen TRT de "çorbada tuzumuz olsun" diyerek sonuna kadar kavgayı canlı yayında gösteriyor.

O günlerde paydaş söylemi olmadığı için  "Futbol Kamuoyunun" ortak görüşü kavgayı başlatanlara ve karışanlara ceza verilmesi yönünde...

Fenerbahçe yönetimi de olayları kınıyor ve o büyülü sözü söylüyor : En ağır ceza verilsin !

Hiç denir mi ? Federasyonun başında Galatasaray'dan yatay geçiş yapmış Ali Uras var !

Uras kararı-cezayı daha kurullar toplanmadan belirliyor hatta Fenerbahçeli oyuncuları milli takıma almayacağını söylüyor !

Fenerbahçe yönetimi uyanıyor ama geç kalıyor haliyle ...Kurda kuzu emanet edilmiş !

Cezalar açıklanıyor.
Fenerbahçeli futbolculara 4'er ay futboldan men geliyor !
Olayları başlattığı düşünülen Samsunsporlu Kenan ve Rıfat ceza  almazken Fatih 'e de ağır bir ceza var  1 maç !

Atı alan Üsküdar'ı geçmiş
Fenerbahçe'den Ali Uras'a tepki büyük ama dönemin Fenerbahçeli başbakanı rahmetli Turgut Özal federasyon başkanına sahip çıkıyor ! Federasyon Başkanı da  başbakanı alkışlıyor !

Abdülkerim "Ya Sağmalcılar'da 4 ay verselerdi ne yapacaktık" diye dalgasını geçiyor.

Fenerbahçe-Samsunspor ile kupa maçına çıkarken zaman tünelinden "tanıdık" bir hikaye.

Kurda kuzu emanet edilmez !

Edilir mi ? :)

Derbi Tesadüfleri(!) Sever

Galatasaray Başkanı Ünal Aysal "Fenerbahçe’nin kendilerine karşı Kadıköy’deki üstünlüğünün bir gelenek değil tesadüf olduğunu" söylemiş...

Başkan olayın sadece Kadıköy kısmına değinmiş...

Bir de Galatasaraylı yönetici-yorumcu-taraftarlarda şöyle bir yaklaşım var "Ezeli rekabette önceden sonuç belli olmaz .Ancak son yıllarda Fenerbahçe biraz daha şanslı ,biraz daha üstün gözüküyor " Sonuç önceden belli olmaz kısmına yürekten katılıyoruz.Ancak o "son yıllar" bölümüne takılmış durumdayım...Son yıllar derken son 2 yıl mı ,son 4 yıl mı yoksa daha mı fazla ?

Önce son yıllar konusuna bakalım.

Lig Maçlarında son yıllar (!)

1959'dan bu yana oynanan lig maçlarında ilk galibiyet Galatasaray'dan gelmiş ve maçı 1-0 kazanan Galatasaray galibiyet sayısında da 1-0 öne geçmiş.

Galatasaraylı dostlarımıza iyi bir haberim var.1969-70 sezonuna kadar da zaman zaman  galibiyet sayıları eşitlense hatta Fenerbahçe'nin öne geçtiği dönemler olsa da çoğunlukla Galatasaray galibiyet sayısıında Fenerbahçe'nin önünde gitmiş !

1970-71 sezonunda Sarı Kanaryalar İnönü stadında Galatasaray'ı Yılmaz Şen ve Ogün Altıparmak'ın golleriyle 2-1 yenerken galibiyet sayısında da Galatasaray'ı geçmişler.

Jilet lakaplı Yılmaz Şen'i rahmetle anıyoruz

Yani o son yıllardaki üstünlük 1971'den başlıyor !
41 yıl !
41 yıldır galibiyet sayısında Fenerbahçe Galatasaray'ın önünde.
Galatasaray hiç mi yakalamamış Fenerbahçe'yi ?
Yakalamaz olur mu 1990-91'de galibiyet sayısı eşitlenmiş !
Tarihin garip cilvesi olarak o sezon sonunda Tanju Fenerbahçe'ye gelmiş ve sonra ilk lig maçında ASY'e gidip 2 gol atmıştı ya.Hah işte o maçtan bugüne 20 yıldır bir daha eşitlik olmamış...

Galibiyet sayılarında da durum 44'e 30 olduğuna göre bu "son yıllar" kavramı uzayacağa benziyor.

Not: Bu yazıyı okuma zahmetine katlanan GS'lı dostlarımız bu noktaya kadar söylememişlerse biz söyleyelim GS'ın UEFA kupası var !

Şimdi bir başka görüş daha var.
Efendim niye sadece lig maçları sayılıyor,kupa ,özel maç hepsi sayılsın !
Kabul.Öyle yaparsak da yine sihirli rakam 1971 !
O yıldan beri Fenerbahçe yine tüm maçlarda galibiyet sayısında üstün !

Kadıköy

Son yıllar kavramına netlik kazandırdığımıza göre gelelim sayın Aysal'ın "Kadıköy'deki üstünlüğün bir gelenek değil tesadüf olduğu" sözüne.

2000-01 Ali Güneş'in golü

Kadıköy'de oynanan Fenerbahçe-Galatasaray arasındaki son 11 lig maçına bakarsak Fenerbahçe 10 defa galip gelmiş 1 maçta berabere bitmiş.Galatasaray'ın galibiyeti yok .Fenerbahçe 27 Gol atmış 5 gol yemiş !

Bizim oğlana -ellerinizden öper 5,5 yaşında,seneye ilkokula gitme durumu var-  sordum  "hep Fenerbahçe kazanmış baba" dedi."Ünal Amca'dan iyi mi bileceksin" diye tam iki tane patlatıyordum,hanım araya girdi...Son yıllarda(!) saygı da kalmadı...

Cüneyt Kaşeler'in güzel sözüyle bitirelim :
"Galatasaray'a  karşı  alınan galibiyeti değerli kılan yine Galatasaray' dır"

1/2 Düzine Gol Atmak

Fenerbahçe için bile 6 gol atmak öyle "kolay" iş değil !

Sarı Kanaryalar 1959'den bu yana ligde 56 sezonda 6 gol atma başarısını sadece 19 maçta gösterebilmişler !

Fenerbahçe'nin 6 gol attığı son 6 maçın hepsinde oynayıp 4'ünde de gol atan Alex De Souza'ya da saygımızı not edelim.

19 maçın sadece 2 tanesinin 80 öncesinde olması ilginç.Ancak asıl ilginç olan Fenerbahçe-G.Birliği 6-0  maçına kadar toplam 18 maç var ve bu maçların yarısı yani 9 tanesi Fenerbahçe'nin şampiyon olduğu sezonlara denk gelmiş ! Bu sezon dengenin bozulmasını sağlar mı göreceğiz ...

Neticede 6 gol atmak öyle kolay iş değil...

"..Fenerbahçe ezeli rakibine tam yarım düzine gol atıyor"