Can Bartu mu ucuza gitmiş,Spor-Toto mu çok vermiş ?

Hikayemiz 1961 yılından ,Samim Var'ın "Spor Yıllığı 1962" kitabından.

Bir dönem "büyük para kazandırıyor" denen karbon kağıtlı ,üç kopyalı tükenmez kalem ile bastırılarak doldurulan,18 yaşından küçükseniz babanız,komşunuz adına yatırılan SPORTOTO kuponları.

25 Ocak 1961 Çarşamba günü ligin 20.haftasında SPOR-TOTO’da tek başına 13 bulan Ankaralı 2 çocuk babası Mehmet Atagözen 281.303.-TL kazanmış.

Milliyet'e göre kazanan Mehmet Ataözden 

Miktarın büyüklüğünü şöyle anlatalım. 1960-61 sezonunun ilk yarısında Fenerbahçe’nin toplam seyirci hasılatı 222.810-TL , Galatasaray’ın 198.198-TL,Beşiktaş’ın 196.229-TL 

Belki de hasılatlar düşüktür... 

22 Mart 1961’de SPOR-TOTO'da tek başına 13 bilen bir vatandaş bu defa 487.000-TL kazanmış ! Kazananın ismi yazılmamış.

13 Nisan 1962 çekilişi çok dramatik. 191 kişi 13 bulup 2275 .TL kazanmış. 13 bulduğu için herkese ziyafetler çeken ve çok para kazandığını ümit eden bir vatandaş ,ikramiye miktarını öğrenince intihar etmiş. 

19 Nisan 1961’de 32.haftada tek başına 13 bulan 1 kişi 476.447 TL kazanmış ve yine isim belli değil.

Bazen piyangodan büyük ikramiye kazananlar şimdi nerede ne yapıyorlar yazar,keşke bu 3 kişiyi de bilsek...

Aynı yılın Kasım ayındayız. 26 Kasım günü Can Bartu,beraberinde kendisini almaya gelen iki İtalyan yönetici ,Fenerbahçe umumi kaptanı Fikret Kırcan ve antrenör Szekellly refakatinde Fiorentina kulübün gitmek üzere yola çıkıyor.

3 Aralık 1961 günü Can Bartu Fiorentina formasıyla ilk maçına çıkıyor ve Torino'yu 2-0 yeniyorlar. Bu transferden Can Bartu 33.000 Dolar ,Fenerbahçe 16.000 Dolar kazanmışlar.

1961'de dolar kuru 9,04 TL yani, Can Bartu 298.320.TL ,Fenerbahçe 144.640 TL almışlar.

Sonuç :

A) Spor-Toto'da o dönem tek başına 13 bilince bir servet kazanılıyormuş
B) Kumar kötü bir şey
C) Kulüplerin yegane geliri lig hasılatları çok düşükmüş
D) Can Bartu çok ucuza gitmiş
E) Hepsi

Çalışmak Yeteneği Geçer

"Çalışmak yeteneği geçer" sözü büyük basketbolcu ve büyük antrenör Erdoğan Karabelen'e ait.
Meraklısı için hikayesi de şurada

Konumuz Gasper Vidmar ve düzelmeye başlayan (ve öyle süreceği ümit edilen) faul atışları.

Huzurlarımızda Vidmar'ın yıllar itibariyle faul yüzdeleri

(*) Lig 6 maç 11/17 - Euroleague 7 maç 3/8

Son Dakikalarda Faulü Vidmar'a yapmak tarihe karışacak mı ?

Takipteyiz...

2009-10 sezonunu Ligue1'de oynayıp Türkiye'ye Gelenler

2009-10 sezonunda Ligue 1'de oynayan bu oyuncuların Türkiye'ye gelmesine "gizli bir ajanda" diyen de çıkar mı bilinmez ama menajerlerin iyi çalıştığı kesin !

Süper Ligimiz,Fransa liginin hiç bir sezonundan bu kadar çok ithalatı-muhtemelen- yapmamıştır.Hatta başka bir lig ve sezondan yapılmış olması da zor...

İşte 2009-10 yılında Fransa Ligue-1'de oynayıp yolu Türkiye'ye düşenler.
22 kişi !
Eksiği var, fazlası yok :

Nancy 2009-10
Basser --> Bursaspor
N.Diaye --> Bursaspor ve Eskişehir
Traore -->Erciyes
Chahechouche -->Sivas
Dia --> Fenerbahçe
Hadji --> Elazığspor

Basser-Nancy

Nice 2009-10
Coulibaly --> Kasımpaşa
Civelli --> Bursaspor
Mabiala --> Karabükspor

Civelli-Nice

Marseille 2009-10
Niang --> Fenerbahçe ve Beşiktaş
Taiwo --> Bursaspor

Niang-Marseille

Lyon 2009-10
Chris --> Galatasaray

Lillie 2009-10
Chedjou --> Galatasaray
Vittek --> Ankaragücü ve Trabzonspor
Emerson --> Trabzonspor

Chedjou- Lillie

Monaco 2009-10
Gosso --> Gençlerbirliği
Jerko Leko --> Bucaspor

Leko-Monaco

Rennes 2009-10
Moussa Sow --> Fenerbahçe
Mangane --> Erciyes

Moussa Sow-Rennes

Lens 2009-10
Samba Sow --> Karabükspor

Samba Sow-Lens

Paris SG 2009-10

Rotten --> Ankaragücü

Socheaux 2009-10
Serdar Gürler --> Elazığspor

+
Le Mans FC
Michel Landel --> Orduspor

Ordupsorlu Bakary Soro'da 2009-10 sezonunda Fransa 2.liginde Arles'de oynamış...

Not: Unutulan isimler varsa yorumlar bölümüne ekleyebilirsiniz !

Ebedi Puan Cetveli ve Yorumları

2013-14 sezonu başlarken 1959 yılından günümüze ebedi puan cetveli(*) şöyle :

Ebedi puan cetvelinde Lider degişmemiş : Fenerbahçe

En fazla Galibiyet alan takım : Fenerbahçe

En fazla Gol atan takım : Fenerbahçe

En fazla Berabere kalan takım : Beşiktaş

En fazla Yenilgi alan takım :Ankaragücü (620)

En fazla Gol yiyen takım : Ankaragücü 

En iyi Averaja sahip takım : Fenerbahçe

Diğer notlar:

Genel klasmanda ilk 10'daki takımların 3 tanesi , ilk 20'deki takımların 10 tanesi süper ligde değil.

Eskişehirspor 8 puan daha alırsa ilk 10 takım arasına girecek ve 1000.golünü  atamak için sadece 7 gol ihtiyacı var.

Bir önceki sezon(2011-12) 35.sırada yer alan Sivassspor geçen sezonu(2012-13) 33.sırada tamamladı.Bu sezon 56 puan alabilirse 29.sıraya yükselecek.

Bursaspor 56 puan daha alırsa 5.sıraya çıkacak.Ayrıca Bursaspor bu sezon +7 averaj yakalarsa genel klasmanda da + averaja geçecek.

Rizespor 63 puan toplarsa genel klasmanda 20.sıraya yükselecek.

Süper Lig'de olmayıp + averaja sahip tek takım Sarıyer.

Süper ligde 1959 sonrası yer alan 69 takımdan 7 tanesi + averaja sahipken 62 takım - averaja sahip.

(*) Tamer Bağlan'ın geçen yıl yayınladığı rakamlar esas alınmıştır

İkincilik Şampiyonluğu

İkincileri kimse hatırlamaz.
İkinci olma üçüncü ol.
Tarih şampiyonları yazar.

Belki de "şampiyonluk yarışının her daim içinde kalmak"

Yorum farkı...

Öncelikle 1959'dan bu yana geçen 56 sezonda kim kaça kere ikinci olmuş bir bakalım:

(1959-2104 arası )

Tablo daha anlamlı olsun,hem şampiyonluk hem hem ikincilik rakamlarına bir arada bakalım:

(1959-2104 arası )

Fenerbahçe 56 sezonda 38 kez (%68) ligde şampiyonluk yarışında olmuş ancak Galatasaray ile şampiyonluk sayısı eşit.

Beşiktaş 56 sezonda 25 kez ilk ikide yer alırken ,kendisinden sadece 4 defa fazla ilk ikide yer alan Galatasaray'ın 8 şampiyonluk gerisinde kalmış.

Tabii bu tabloya bakan dikkatli futbolseverlerin biraz aklı da karışmıştır.
Zira Şampiyonluk sayıları eksik gibi duruyor.
Beşiktaş'ın 2 federasyon kupası da ilave edilince şampiyonluğu  13 oluyor.

Peki federasyon kupası şampiyonluğu şampiyonluk sayılıyor ama Milli Küme ve Türkiye Futbol Birinciliği neden sayılmıyor derseniz mantıklı bir cevabı yok...Var ama yok.

Hafızayı tazelemek için tüm şampiyonluklar da şurada

İslam Çupi'den Hakkı Yeten'e

Büyük usta İslam Çupi ' nin ,  Hakkı Yeten'in ölümünden sonra 17 Nisan 1989'de yazdığı nefis yazısı.

BEŞİKTAŞ'IN ÖLÜMÜ

Hakkı Yeten bu dünyadaki ömür nöbetini bitirip dünyaların ikincisine göçtü.

Hakkı Yeten Beşiktaş'ta varılamamış bir sembol muydu ,bir dürüstlük mertlik ahlakın simgesi miydi ,yoksa Siyah-Beyazlı tarihin önemli bir bölümünü kramponları ile yazmış bir futbolcu muydu ?

Galiba hepsi...

Benim neslimin ilk gençliği bir forveti,kerrat cetvelinin üstünde yapılan bir okul gibi ,hep tekdüze bir zihin idmanı ile geçiştirmiştir.

Sabri,Hakkı,Kemal,Şeref,Şükrü...

En usta kalemin bile kelime üretirken duracağı bu Beşiktaş'ın unutulmaz forvetinde Hakkı yeten takım kaptanı idi ve o zamanın futbol kelamı ile sağiç oynardı.

Bir futbolcudan çok bütün bir Beşiktaş'tı Hakkı Yeten.

Beşiktaşlı ve diğer kulüp taraftarları ,Beşiktaş'ın başkanını tanımaz Hakkı Yeten'i tanırdı. Beşiktaş'ın umumi kaptanı kim,Beşiktaş'ın asbaşkanı veya veznedarının ismi ne ,Beşiktaş'ın hangi antrenör çalıştırıyor çeşitli meraklar uyandığında millet bu bilinmezlerin üstüne acele bir sünger çeker patronun ismini bir hamlede söylerdi.

Hakkı Yeten...

Anlatılmaz bir karizmatik kişiliği vardı; Hakkı Yeten'in...

Kendi takım arkadaşları arasında yaydığı korkulu disiplin her dakika başı tazelenen bir nöbet almak şöyle dursun Hakkı Yeten'in rakip futbolcular ve hakemler indinde hiç bir futbolcunun bugüne kadar erişemediği anlatılmaz bir saygınlığı vardı.

Kolaylıkla iddia edilebilir ki oynadığı sürece futbol olayını tek başına idare etmiş adamın ismi tartışmasız Hakkı Yeten'dir.

Tartışmalı gollerde hakemlerin fikrine müracaat ettikleri  tek jüri idi Hakkı Yeten...Rakip oyuncular şayet Beşiktaş takımında bir futbol usulsüzlüğü görmüşlerse şikayet mercii yine Hakkı Yeten'dir.

Şeref Stadı'nın  kale direkleri değişecekse ,kararı Hakkı Yeten verirdi.Duşların yanıp yanmayacağına ,idmanlara masörün gelip gelmeyeceğine ,hangi futbolcuya kaç para verileceğine,prim bareminin ne olacağına kimse karar veremez ,son söz her zaman Hakkı Yeten'in ağzından çıkardı.

Rivayet o doğrultudadır ki hiç bir takım arkadaşı oynadığı sürece soyunuk görmemiştir Hakkı Yeten'i...Çünkü o yıkanıp giyinmeden hiçbir futbolcu duşa girmezmiş.

Ben hatırlıyorum deplasman maçlarını...Oyun bitip yıkanma ve giyinme faslı kapandıktan sonra Hakkı Yeten ve takım arkadaşları yola koyulurken kaptanın elinde büyükçe ve şişkin bir torba dikkati çekerdi...

Ne vardı ki o şişkin torbada ? Beşiktaş'a düşen maç hasılatını bile Hakkı Yeten taşırdı...

***

Bir hafıza ıskası yapabilirim.
1932 yılında Halıcoğlu askeri okul öğrenciliğinden soyunup siyah beyazlı formayı giydiği günden ölümüne kadar yani 57 yıl ,yaşayan en büyük Beşiktaşlıdır,Hakkı Yeten...

Formaların evde Öküzbaş çivitine batırıldığı,maçlara yayan gidiliği ,futbolun bir amatör aşkla oynandığı ,kulüp renklerinin mukaddes bir emanet gibi saklandığı bir dönemin ilahıdır ,Hakkı Yeten...

Beşiktaş'ta oynadığı sürece dış transfer teklifleri kulaklarında ışımış ,Fenerbahçe ve Galatsaray kulüpleri o zamana göre kendisine servetler sunmasına rağmen Hakkı Yeten bırakın Beşiktaş formasını değiştirmeyi ,oturduğu Beşiktaş semtini bile değiştirmemiştir.

Futbol hayatına "The End" koyduktan sonra Hakkı Yeten,Beşiktaş'ta antrenörlük ,yöneticilik kulüp reisliği yapmış ve kendisine şeref başkanı payesi verilmiştir.

Yaşamının son 15 yılında Beşiktaş'ın aktif dünyasından çıkıp kendisini emekli etmiştir Hakkı Yeten...

İnanmış ve görmüştür ki ,İstanbul kendi gençliğinin ve futbolculuğunun İstanbul'u değildir.Futbol topu kendi vurduğu dönemlerdeki kadar temiz süt emmiş değildir.Profesyonelliğinin bini bir para kepazelikleri şişirmeye başlamıştır futbol topunu...

Futbol kulüpleri bir amatörlük mabedi olmaktan çıkmış ,lüks otellerdeki dövizli kumar makinesine dönmüştür. Yönetimler hesabı verilemeyecek  para babalarının servetlerine teslim edilmiştir.Futbolculara profesyonel sistem, bin yüzlü bir karakter panayırının görülmez  iplerini vermiştir.

Belki Hakkı Yeten çoktan ölmüş kendi dünyasının dışında bir dünyada yaşamaya bu kadar tahammül edebildi.

79 uzun yıl şereflerle yaşanmış lekesiz bir hayatı Hakkı Yeten'ce bitirmenin adıdır belki de bu son ölüm...

Nur içinde yat koca kaptanım !

Avrupa Kupalarında Türk Takımlarının 1/4,1/2,Finalleri...

SEZON	KUPA	STATÜ	TAKIM
1962-63	Şampiyon Kulüpler K.	Çeyrek Final	Galatasaray
1963-64	Kupa Galipleri Kupası	Çeyrek Final	Fenerbahçe
1968-69	UEFA Kupası	Yarı Final	Göztepe
1969-70	Şampiyon Kulüpler K.	Çeyrek Final	Galatasaray
1969-70	Kupa Galipleri Kupası	Çeyrek Final	Göztepe
1974-75	Kupa Galipleri Kupası	Çeyrek Final	Bursaspor
1986-87	Şampiyon Kulüpler K.	Çeyrek Final	Beşiktaş
1988-89	Şampiyon Kulüpler K.	Yarı Final	Galatasaray
1991-92	Kupa Galipleri Kupası	Çeyrek Final	Galatasaray
1999-00	UEFA Kupası	FİNAL	Galatasaray
2000-01	Şampiyonlar Ligi	Çeyrek Final	Galatasaray
2002-03	UEFA Kupası	Çeyrek Final	Beşiktaş
2007-08	Şampiyonlar Ligi	Çeyrek Final	Fenerbahçe
2012-13	Şampiyonlar Ligi	Çeyrek Final	Galatasaray
2012-13	UEFA Avrupa Ligi	Yarı Final (*)	Fenerbahçe

(*) devam ediyor.

Fenerbahçe 12 Yılda 53 "Geri Dönüş" Yapmış !

Yıllar önce Fenerbahçe 8 yılda 37 defa geri döndü diye yazmıştık

Sayı o günden beri artıyor,bize revize ediyoruz,artıyor ve 53 olmuş.

Yani 12 yılda " Kandırmayın kendinizi .Bitti bu iş ! Bu maç dönmez ,bu hocayla bu iş yürümez" dendikten sonra Fenerbahçe yenik duruma düştüğü 53 maçı galibiyet ile bitirmiş...İlaveten 30 maçta da yenik duruma düşüp berabere kalmış.Berabere kalınan maçlarda belki 1 puana sevinmiş belki kaçan 2 puana üzülmüş...

53 geri dönüş maçının 28 farklı rakibe karşı olduğunu , 

27 kez Kadıköy'de , 26 kez deplasmanda maç döndürüldüğünü , 

Gençlerbirliği'ne 5 ,Gaziantepspor ve Rizespor'a 4 ,Beşiktaş,Galatasaray,Kasımpaşa,Konyaspor ve Sivasspor'a karşı 3 kez ,yenik durumdan galip duruma geçildiği bilgisini  de verelim.

Meraklısına hazırlanan liste aşağıda.

2003-04 DAUM

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :4

Bursaspor-Fenerbahçe 2-2

A.Sebatspor-Fenerbahçe 1-1

Fenerbahçe-Beşiktaş 2-2

Fenerbahçe-Diyarbakırspor 2-2

Geri düşüp kazanılan maçlar : 6

Fenerbahçe-Elazığspor 7-1

Diyarbakırspor-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-Gaziantep 3-1

Adanaspor-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-A.Sebatspor 4-2

Fenerbahçe-Ankaragücü 3-1

2004- 2005 DAUM

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :0

Geri düşüp kazanılan maçlar : 3

Fenerbahçe-Malatyaspor- 3-1

Gençlerbirliği-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-Gençlerbirliği 3-2

2005-06 DAUM

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :5

Fenerbahçe-Diyarbakırspor 2-2 ( iki farklı geri düşüp berabere kalınmış)

Fenerbahçe-Trabzonspor 2-2

Fenerbahçe-Rizespor 1-1

Fenerbahçe-Beşiktaş 2-2

Denizlispor-Fenerbahçe 1-1

Geri düşüp kazanılan maçlar : 6

Rizespor-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-Samsunspor 5-2

Fenerbahçe-Ankaraspor 2-1

Konyaspor-Fenerbahçe 2-4 (iki farklı geri düşüp kazanılmış)

Sivasspor-Fenerbahçe 2-3

Trabzonspor-Fenerbahçe 2-3

2006-07 ZICO

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :4

Erciyes-Fenerbahçe 1-1

Fenerbahçe-Sivasspor 2-2

Kayserispor-Fenerbahçe 2-2
Fenerbahçe-Trabzonspor 2-2 (İzmir'de oynandı)

Geri düşüp kazanılan maçlar : 2

Fenerbahçe-Ankaraspor 2-1

Fenerbahçe-Ankaragücü 3-1

2007-08 ZICO

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :3

Bursaspor-Fenerbahçe 1-1

Fenerbahçe-Rize 1-1

Fenerbahçe-İBB 2-2 (2 farklı yenilgiden beraberlik)

Geri düşüp kazanılan maçlar : 7

Fenerbahçe-Konyaspor 4-1

Fenerbahçe-Beşiktaş 2-1

Gençlerbirliği-Fenerbahçe 1-2

Rize-Fenerbahçe 2-4

Konyaspor-Fenerbahçe 1-4

Fenerbahçe-Kayserispor 2-1

Fenerbahçe-Gençlerbirliği 3-2

2008-09 ARAGONES

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :3

Fenerbahçe-Gaziantep 1-1

Antalyaspor-Fenerbahçe 1-1
Eskişehirspor-Fenerbahçe 2-2

Geri düşüp kazanılan maçlar : 4

Sivas-Fenerbahçe 2-4 

Fenerbahçe-Galatasaray 4-1
Kocaelispor-Fenerbahçe 2-3

Trabzonspor-Fenerbahçe 1-2

2009-10 DAUM

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :2

Fenerbahçe-Diyarbakırspor  1-1

Manisaspor-Fenerbahçe 2-2

Geri düşüp kazanılan maçlar : 2

Diyarbakırspor-Fenerbahçe 1-3

Fenerbahçe-Ankaragücü 3-2

2010-11 AYKUT KOCAMAN

Geri düşüp berabere kalınan maçlar :0

Geri düşüp kazanılan maçlar :6

Kasımpaşa-Fenerbahçe 2-6

Manisaspor-Fenerbahçe 1-3

Beşiktaş-Fenerbahçe 2-4

Galatasaray –Fenerbahçe 1-2

Eskişehirspor-Fenerbahçe 1-3

Bucaspor-Fenerbahçe 3-5 (2 farklı geri düşüp kazanılmış)

İlginç not: tamamı deplasmanda !

2011-2012 AYKUT KOCAMAN

Geri Düşüp Berabere kalınan maçlar :2

Beşiktaş-Fenerbahçe 2-2

Orduspor-Fenerbahçe 1-1

Geri Düşüp Kazanılan maçlar :4

Gaziantep-Fenerbahçe 1-3

Fenerbahçe-Gaziantep 3-1

Fenerbahçe-Sivasspor 4-2

Fenerbahçe-Beşiktaş 2-1

2012-2103 AYKUT KOCAMAN 

Geri Düşüp Berabere kalınan maçlar :5

Elazığspor-Fenerbahçe 1-1

Bursaspor-Fenerbahçe 1-1

Eskişehirspor-Fenerbahçe 1-1

Kayserispor-Fenerbahçe 1-1

Elazığspor-Fenerbahçe 2-2 (iki farklı geri düşüp berabere kalınmış)

Geri Düşüp Kazanılan maçlar :8

Fenerbahçe-Mersin İY 2-1

Akhisar-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-Gençlerbirliği 4-1

Gaziantep-Fenerbahçe 1-2

Fenerbahçe-Kasımpaşa 3-1
Fenerbahçe-Bursaspor 4-1
Fenerbahçe-Kayseri 2-1
Fenerbahçe-Galatasaray 2-1

2013-2014 ERSUN YANAL 

Geri Düşüp Berabere kalınan maçlar :2
Fenerbahçe-Beşiktaş 3-3
Elazığspor-Fenerbahçe 1-1

Geri Düşüp Kazanılan maçlar :4

Kasımpaşa-Fenerbahçe 2-3
Bursaspor-Fenerbahçe 2-3
Rizespor-Fenerbahçe 1-2
Fenerbahçe-Konyaspor 2-1

2013-2014 İSMAİL KARTAL (ilk  9 hafta)

Geri Düşüp Berabere kalınan maçlar :0


Geri Düşüp Kazanılan maçlar :1

Fenerbahçe-Rizespor 2-1

Fenerbahçe bu ,sağı solu belli olmaz.

Fenerbahçeliler bu televizyon görüntüsünü unutmaz.

3 Mayıs 1989 

Ömer Onan: Tarihe tanıklık etmek.

Tarihe tanıklık ederken genellikle farkında olamıyoruz.

Türkiye Basketbol liginde şampiyonluk yaşayan oyuncuları yazmıştık.

Ömer Onan 9 şampiyonluk ile açık ara birinci sırada.
Fenerbahçe'nin 2012-2013 Türkiye Kupasını alması ile 7 de Türkiye Kupası ekledi.

Hüseyin Alp, Kemal Erdenay, Erman Kunter,Efe Aydan,İbrahim Kutluay,Orhun Ene,Ufuk Sarıca,Hidayet Türkoğlu vs gibi "büyük" ve "efsane" isimlerin hiç biri Ömer gibi kupaları domine eden oyuncu olamadılar.

Kaptan Ömer 2012-13 Türkiye kupasını alırken

Ömer, kaptan olarak Türkiye Kupasını alırken tarihe tanıklık ettik,doğru.

Ancak aslında başka bir hikaye daha var.

Fenerbahçe'nin kupa töreninden 10 dakika önce Galatasaray madalyalarını ve ikincilik kupasını almaya gitti.

İki rakip ilk kez kupa finalinde karşılaştılar.
Maç içinde bir oyuncu diskalifiye oldu.
Bir oyuncunun çenesine dikiş atıldı,bir oyuncunun burnu kırıldı/çatladı.
Yani pek hafif bir maç olmadı.

3 Temmuz 2011'den beri "kurumsal" olarak Galatasaray'ın takındığı hakim/yargıç olma çabası ,Fenerbahçe'nin maddi sıkıntıda olduğu düşüncesiyle amatör şubelerindeki oyunculara talip olması hatta bazılarını astronomik fiyatlarla alması da cabası...

Sahadaki iki oyuncu İlkan Karaman ve Engin Atsür bir sezon önce rakip formaları giyiyorlardı ve her iki taraf hala transferlerin "etik" olup olmadığını hala konuşuyorlar.

Tabii Efes Pilsen'i çalıştırdığı dönemde kazandığı şampiyonluk sonrası patlayan doping skandalı ile Fenerbahçe tribünlerinden ,çalıştırdığı her takımda sürekli tepki alıp,aynı şekilde tepki gösteren Ergin Ataman faktörünü de eklemek gerek...

İşte o Galatasaray ikincilik kupasını almaya giderken ve tribünlerden ıslıklar gelirken  Ömer Onan arkadaşlarını topladı ve Galatasaraylı oyuncuların yanına gidip tek tek kutladılar.

Kimilerine göre bu hareket doğru kimine göre yanlış/ gereksiz.
Kimilerine göre onlar kazansa yapmazdı ,kimilerine göre bunu konuşmak hata.

Görüşler farklı ama gerçek tek : Ezeli rakipler arasında böyle bir sahneyi görmek de tarihe tanıklık etmek !

(O anın fotoğrafını bulamadım,gönderen olursa eklerim )

O kadar kupa kolay gelmiyor...

Genel Kurullar ve Başkanlar !

Futbol kulüplerimizin  Giriş ve Yıllık Aidatlarına baktıktan sonra bir de Genel Kurullara bakalım.

Yine ,belirtelim bazı rakamları bulmak çok zor.
"Kime ne veya kimseler duymasın" mı denmiş,umursamazlık mı yorumu okuyanlar yapsın.

Avrupa'nın en değerli 6.liginde kulüplerimizin son Genel Kurul Toplantıları kaç kişi ile yapılmış ?

Peki ,başkanlar kaç oy alarak seçilmiş ?

Aziz Yıldırım'ın son Fenerbahçe kongresi yapıldığında hala Metris'te tutuklu olduğunu ,kongreye tek aday olarak katıldığını ve muhtemelen dünyada bir ilk olarak kongreye katılamadan seçildiğini de bir not olarak yazalım.

Fenerbahçe-2012 Kongresi

Bitirirken , Süper Ligde 50-60 oy ile bir kulübü yönetmek komik mi yoksa tam tersi istenen bir durum mu diye de soralım.

Kulüplerin Üye Aidatları

Süper Lig'deki kulüplerin kaç üyesi vardır, genel kurulları kaç kişiyle toplanır, üyeler ne kadar aidat öder gibi sorulara cevap bulmak çok zor.

Bildiğini düşündüğünüz birine sorduğunuzda ise "niye ,ne yapacaksın ? " gibi kontra sorularla cevaplar alınıyor.Bir çok süper lig kulübünün web sitesinde bu konuda bir bilgi haber vs yok...

Dernekler kanuna göre kulüplerin asıl sahibi "üyeleri"
Gönül verdiğiniz kulübe üye olmak iki açıdan zor.

1.Bir çok Anadolu kulübünün yönetiminde babadan oğluna geçen "küçük olsun bizim" görüşü hakim.Dolayısıyla kentin mühim(!) ve itibar sahibi adamlarının arasında ,"sıradan" taraftarlara yer açamıyorlar.
"Ne yapcek üye olup başgan mı olecek,dribüne gidsin dakımına desdek ossun" denmesi muhtemel.

2.Büyük kulüplere girmek maddi olarak zor,giriş ücretleri yüksek .Ayrıca Galatasaray'a üye olmak için mavi-kan gerekiyor yani Galatasaray Lisesi mezunu olmak...Değilseniz çok küçük bir kontenjan ve başkanın "olur" vermesiyle üye olabiliyorsunuz.

Yıllık aidatlar da ilginç.

Mesela en yüksek aidatın 600 TL ile Sakaryaspor'a ait olmasını onu Elazığspor'un takip etmesini açıklamak zor."Ankaragücü kulübüne giriş ücretsiz aidat yok" gibi bir ibareyi okuyunca onu da açıklamak zor ama doğruysa Ankargücü'nün neden yokuş aşağı gittiğini de anlatabiliyor...

Yıllık aidatı sıralamasında  50 TL (aylık 4,2 TL) ile sondan üçüncü olan Fenerbahçe'nin kongresine, en sevilen Fenerbahçeliler'den bir grup çıkıp "gelin şunu artıralım ,500 TL yapalım " dese havada sandalyeler uçuşabilir...

İşte kulüp giriş ücreti ve aidatları :